8 Ağustos 2009 Cumartesi

Var Mı Ücretini Gönderemeyen,Para Üstünü Alamayan..?‏

Toplu taşıma araçlarını yoğun olarak kullandığım dönemlerde,aracı kullanan şahısla,ki gençler arasında "kaptan"yada"birader",bayanlar arasında ise "şöför bey"olarak bilinir,değişik bir bağ kurulduğunu hissederdim.Adamın araç içerisinde ve/veya trafikte yaptığı herşeyden,az da olsa o aracın içindeki yolcuların da sorumlu tutulabileceğini düşünürdüm.
Farketmeden yanından geçtiği bir yolcu,elini kolunu sallayarak aracın peşinden koşarken,bunu kaptana duyurmalı mıyım,yoksa araç daha da kalabalık bir hal almasın diye görmezden mi gelmeliyim bilemezdim.Çoğu zaman da ne yapacağıma karar veremeden,yolcu gözden kaybolurdu.
Bazen de arka koltukta oturan yaşlı teyzenin,"İnecek var"fısıltısını,kendi vurgumu katarak,bir nevi kulaktan kulağa oyunu gibi,ön tarafa aktarmakla aktarmamak arasında gider gelirdim.

Şöför,arka tarafa doğru ısrarla defalarca seslenip,"Ücretini gönderemeyen var mı?"diye sorduğunda,araçtan da aynı ısrarla ses çıkmıyorsa,işte o zaman tırsarım.Çünkü eğer şöför parayı verenin yüzüne bakmadıysa,ki nasıl baksın o kadar insanın suratına,ihalenin bana kalma ihtimali,araçtaki diğer herkesle aynıdır.

"Bir kişi ücretini göndermedi"
.

Kim ulan o beleşçi.Çıksın işte ortaya da strese sokmasın milleti.Taa ki minibüs kenara çekilip,şöför belden arkaya tam dönüş yapana kadar sürer bu tantana.O sırada ya birisi "İnerken verecektim ama neyse buyrun" diyerek çıkarır parayı,yada parayı vermemiş olan kişi kapıya doğru hamle yaparak,"Buraya kadarmış,iki durak daha dayanamadı açgözlü pezevenk"der içinden ve iner.Herkes de huzura erer.

Bir de durakta yarı dolu şekilde kalkmak için vaktinin gelmesini yada aracın tam olarak dolmasını beklerken,paldır küldür binip,en arka cam kenarına kurulan ve araç kalktıktan sonra,elden ele şıkır şıkır parasını uzatmaya çalışan kıllar vardır ki,hiç hazzetmem.Binerken paranı verip otursana.Amma kıymetli popon var,hemen kondurmaya çalışıyorsun bir yere.

Peki hanginiz,şöförün yaptığı saçma bir hareketten,yada yandaki aracı sıkıştırmasından kaynaklı,diğer aracın isyanına,bağırış çağırışına karşı mahçup hissetmediniz kendinizi?
İşte hiç de sorumlu olmadığınız halde,kendinizi suçlu hissettiğiniz bir zamandır o.O koltukta oturup,camdan bu isyana tanık olmak pis bir iştir.

Şöförle,haklı olduğu bir konuda tartışan yolcuya kimse omuz vermez.Yalnız başına bırakırlar adamı ortada.Sonra adam iner.Arkasından başlar homurtu."Adam doğru söylüyor,bu minibüsçüler hep böyle" vs. vs.Ama hepsi de şöförün duyamayacağı desibelden.

Hiç yorum yok: