14 Ocak 2010 Perşembe

Parmakların Numaralara Değil,Harflere Bassın..!

Cep telefonu insanın özgürlüğünü kısıtlayan bir unsur oldu iyice.Her dakika,her yerde ulaşılabiliyor olmak çok da iyi hissetmiyor insana kendini.Sen birine ulaşmak istediğin zaman eyvallah ama,deliler gibi sana ulaşmak isteyen insanlardan gına geliyor eninde sonunda.

Samimi iş ahlakım yüzünden cep telefonu numaramı birçok iş ortağıma vermiş bulunmaktayım.Bu sebepledir ki,ofis telefonumdan ulaşamayan,anında cepten zar zar ediyor.Hatta bazısı ofis telefonumu hiç denemiyor bile.
2010 yılındayız arkadaşlar.Ben de call center değilim.Mail denen,dünyanın bana göre en büyük icatlarından biri,iş hayatının emrine amade olmuş durumda.Mail atın,zırt pırt aramayın.

İletişim adabı konusunda uyulması gereken kurallar:

1-Yazılı bilgi,her zaman sözlü bilgiden daha efektif ve kalıcıdır.Yanlış anlamaya ve/veya hataya karşı daha kullanışlıdır.

2-Mailin ilgili kişiye ulaşma şansı,senin bana telefonla ulaşma şansından daha fazladır.

3-Ola ki elinin altında bilgisayar yok.Mutlaka araman lazım.Arka arkaya 8 kere arama.Cevap alamıyorsam,ya duyamayacak kadar gürültülü bir ortamdayımdır,yada açamayacak kadar namüsait bir durumdayımdır.Beni 8 kere araman,bana ulaşma ihtimalini güçlendirmez.

4-Deliler gibi aradıktan sonra,bir de üstüne mesaj atma "Acil döner misiniz?" diye.8 adet cevapsız çağrıyı göremeyecek bir adam olamaz zira.

5-Mail attıktan sonra telefon açıp "Size mail attım" deme.O zaman mail in hayatımıza kattığı kolaylık nerede kalıyor?

6-Ben senin telefonuna çıkmayacaksam,zaten hiç şansın yok demektir.Saçma sapan başka numaralardan arayıp,beni tuzağa düşürmeye çalışma.Numaranı gizleyerek aramalara falan zinhar girme.Bu benim gözümde senin saygıdeğerliğini (zerre kadar dahi olsa) iyice sıfırlar.

7-Akşam 20:00'den sonra beni işle ilgili bir konuda rahatsız etme.Ben o saatten sonra ne senin ne de başkasının derdine derman olmam,olamam.

8-Mesaimin saat 08:00 de başladığını bile bile beni 08:05'te arama.Boşu boşuna küfür yeme.

Hiç yorum yok: