17 Nisan 2010 Cumartesi

Geciken Mim'den Sual Olunmaz..!

Büyük Üstad tarafından "mim"lenişimin 23.gününde,"Artık kafamı toplamış ve ne yazacağımı biliyor olmalıyım" diye düşünerek geçtim klavyenin başına.Zira 30+ hayatımda,kendimden bahsetmek,hele hele kendimden yazmak,beni en çok zorlayan ve başıma en çok iş açan şeylerin başında gelmiştir.
Gelgelelim,üstad tarafından mim'lenmek büyük gurursa,bu mim'i görmezden gelmek de büyük gaflet olacağından;
Please kindly find the 7 things related to Puffy's life below...!

1.Nereye ait olmam gerektiğine bir türlü kendi rızamla karar veremedim şu hayatta.Ben ne kadar kaçtıysam,hep beni içine çekti Maslak,Levent,Gayrettepe.Sonunda pes ettim,"Demek ki benim yerim plazalar bölgesiymiş" diyerek.Maddi kaygılar hep hüküm sürdü bünyede.

2.Aşırı korumacı ve pimpirikli bir ailenin ilk çocuğu olarak,sokakta diğer çocuklarla sosyalleşmeye başlamam anca 10 yaşımda oldu.Aman terbiyesi bozulmasın,aman bir yerini yaralamasın diye sokağa bile salmazlardı beni.Bu sayede,ben de dört duvar içinde kendimi yaralayabileceğim bir sürü opsiyonum olduğunu,yaşayarak öğrendim.SevenSeas balık yağları,ballı,tereyağlı ekmeklerle doyurup,okula yollarlardı her sabah.O yaşa kadar servis-okul-ev üçgeninden imal,izole bir hayat yaşadım.Belki de ondandır,şimdilerde aşırı evcimen,iki cam arasında kalınca hemen üşüten bir adam oldum çıktım.Hala "Oğlum içine atlet giy" telkinlerine maruz kalmaktayım.

3.En büyük düşmanım muammadır.Plansız programsız işlere hiç gelemem.Detaylara olan saplantım had safhadadır.Düzeni sağlar,bekçisi olurum.İşleyen dişliye çomak sokanın kalbini kırarım.

4."Issız adaya düş" deseler,hayatta o 3 şeyi seçemem.Kararsızlık çok pis huyumdur.Restaurant'ta menüye dakikalarca bakar,yine de seçtiğimi yerken bile emin olamam.Karnımı doyuracak olan,asla gözümü doyurmaz.Zengin masa,bol çeşit,şık sunum isterim.İçkiye ve benzine verilen paraya acımam.

5.Ayıya sormuşlar ensen neden kalın?Kendi işimi kendim yaparım demiş misali,bir iş doğru olsun istiyorsam onu kendim yaparım.Sorumluluğu da omuzlarıma almaktan çekinmem.Başkalarının hatasının vebalini çekeceğime kendi yükümü taşırım.

6.Klişe öğretilerden kaçarım.İlla bir motto'm olacaksa "Bir müsibet,bin nasihatten iyidir" olsun isterim.Hayatı deneme yanılma yöntemiyle yaşar,hata yapmaktan çekinmem.Başarılarımı paylaşmayı ne kadar seviyorsam,hataları paylaşma konusunda bir o kadar bencilim.Beni ayakta tutan şey de başardıklarım değil,hatalarıma dair yaptığım analizlerimdir.

7.Kendime yapılmasını istemediğim şeyi,başkasına yapmaktan çekinmem.Herkesin sabır ve sinir eşiği bir değildir ne de olsa.Benim hoşuma gitmeyen şeye,karşımdaki bayılır belki belli mi olur.Ama kasıtlı olarak kimseye kötü söz söylemem,olurunu kovalar,medeni çözüm ararım.Baktım olmuyor,politik ve sinir bozucu şekilde çirkinleşirim.Karşımdakinin psikolojisiyle oynar,derinden yaralarım.Bir süre sonra gider gönlünü alırım ama,benimle bir daha boş tartışmalara girmemesi gerektiğini de öğretmiş olurum.

4 yorum:

Gökhan dedi ki...

elinize sağlık efenim, çok samimi bir mim cevabı olmuş

Puffy dedi ki...

Böyle de yalandan bir yorum görmedim ben efenim :))

Gökhan dedi ki...

alakası yok, cidden içten yazdığınızı düşünüyorum adi pafi beg! :)

Puffy dedi ki...

O halde teşekkürü bir borç bilirim saygıdeğer üstadım..!